AK Parti, geçtiğimiz senelerde başlattığı sosyal medya mecralarının denetlenmesine yönelik düzenlemeyi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın parti grubuna talimat vermesinin ardından tekrar gündemine aldı. Günlük bir milyondan fazla kullanıcıya erişim sağlayan sosyal ağ sağlayıcılarının Türkiye’de en az bir temsilci bulundurmalarını, Türkiye’deki kullanıcılarının verilerini Türkiye’de barındırma zorunluluğunu ve içerik kaldırma talebiyle ilgili 48 saat içinde olumlu ya da olumsuz geri dönüşte bulunulmasını zorunlu kılan bu yeni düzenleme toplumda yankı uyandırdı. Kurallara uyulmaması durumunda sosyal medya sağlayıcılarına yüklü para cezalarının uygulanmasının söz konusu olduğu bu yeni düzenlemenin toplumda nasıl karşılık bulduğunu merak ettik ve araştırdık.
Sosyal medyaya sansür uygulanması ile ilgili endişe seviyesi katılımcılarımızı ikiye bölmüş gibi duruyor. Ankete katılanların %54,9’u sansür uygulaması hakkında kaygı duyduklarını belirtirken %45,1 herhangi bir endişe duymadıklarını belirtti.
Sosyal medya düzenlemesi hakkında sorduğumuz ikinci soru, sosyal medya sağlayıcılarının toplum gözünde uyması gereken kuralları belirlemek amacı ile soruldu. “Sosyal medyada hesap açabilmek için TC kimlik numarası şart olmalı” ifadesine büyük bir çoğunluk (%61,7) katıldığını belirtti. “Sosyal medyaya konulan içerikler sonradan silinse bile yıllar sonra soruşturma konusu olabilir” ifadesi katılımcıların %52,4’ü tarafından onaylandı, %47,6 ise buna katılmadığını ifade etti. Son olarak, yeni sosyal medya düzenlemesinin de içeriklerinden biri olan “Sosyal medya mecraları Türk kullanıcılara ait verileri Türkiye’de tutmalıdır” ifadesine yaklaşık olarak üç katılımcıdan ikisi (%67,4) katıldığını belirtti.
Sosyal medya düzenlemesine göre devlet uygunsuz içeriklerin kaldırılması talebinde bulunabiliyor ve sosyal medya sağlayıcılarının 48 saat içinde bu talebe geri dönüş yapmaları gerekiyor. Bu taleplerin sosyal medya sağlayıcıları tarafından sorgusuz sualsiz kabul edilmesi gerektiğini savunanlar genel olarak %57,8 olarak belirlendi. Talebi kabul etmeyen şirketlere cezai yaptırım uygulanması gerektiğini düşünenler %59,5 olarak saptandı. Sosyal medya mecralarının, devletin uygunsuz içerikleri kaldırma taleplerine itiraz hakkı olması gerektiğini savunanların oranı %65,1 olarak karşımıza çıkıyor. İçerik kaldırma sürecinin sadece mahkemeler ile karara bağlanması gerektiğini savunanlar ise tüm katılımcıların %70,9’u olarak görüldü.


