Mustafa Cem Yıldırım
Ekonomik beklentiler; yurt dışından o ülkeye yatırım yapanlar, ülke vatandaşlarının harcamaları, yatırımları ve cari dönemdeki piyasa değerlendirmeleri için önemli bir gösterge. Ekonomik yapı, mali tablolar ve geçmiş deneyimler ekonomik büyümeye dair bir beklenti oluşturmada önemli rol oynuyor. Türkiye’nin ekonomik beklentileri kırılgan bir yapıda olduğu için siyasi ve ekonomik gelişmelerle değişiklik gösterebiliyor. Son araştırmalara göre, Türkiye için ekonomik beklentiler olumsuz yönde ivme kazanmış durumda.
Kur krizi, enflasyondaki artış ve yüksek faturalar tüketicilerin gelecek beklentilerini olumsuz yönde etkilemiş görünüyor. Türkiye Raporu verilerine göre 2021’in Şubat ayında ekonominin bir yıl içinde daha kötü olacağına dair beklentisi olanların oranı %40 civarındaydı. Bir yıl sonra, 2022’nin Şubat ayında ise bu oran %61’e yükseldi.
Dünya Bankası’nın Türkiye Ekonomisi Monitörü raporunun 25 Şubat 2022’de yayınlanan son sayısı, yüksek enflasyon ve ekonomik güçlüklerin, gelecek yıl beklentilerini olumsuz yönde etkilemiş olduğunu gösteriyor. Raporda büyüme hızında ciddi düşüş beklentisi hakim. 2021 için sunulan büyüme oranı %13 civarındayken 2022 yılı için bu oran 10 puandan fazla gerileyerek 2,6’ya düştü. 2023 için ise 3,9 oranında büyüme bekleniyor.
OECD raporlarina göre Türkiye’nin 2022 yılı GSYİH büyüme oranı beklentisi biraz daha yüksek. Türkiye’nin büyüme oranı 2022 yılı için %3,3, 2023 yılı içinse %3,9 olarak öngörülüyor.
Araştırma kurumları ve uluslararası kuruluşların yanı sıra devlet tahminleri de ekonomiye dair olumsuz bir tablo sunuyor. 10. Kalkınma Planı’nda 2023 GSYİH hedefi 2 trilyon dolar olarak belirlenirken, 11. Kalkınma Planı’nda bu hedef 1,08 trilyon dolara gerileyerek önemli oranda düşüş gösterdi.